Herkese mutlu pazarlar...
Bugün 1 Eylül 2019... Eylül ayı sonbahar mevsiminin aylarından sayılsa da, asıl sonbahara giriş elbette 23 Eylül tarihi.
Ben Eylül aylarını hiç sevmem. Hele ki son yıllarda artık yaz gibi geçtiği veya yaza dair aylardanmış gibi davrandığından beri. Belki de okulların açıldığı ay olarak, çocukluğumuzdan kalma bir acı travma. Gerçi şimdi de çoluk çocuğa karıştık, yine benzer dertler. Çocukların okul alışverişi, kırtasiye masrafları, İstanbul'un çekilmez trafiğine tekrar dönüş falan filan.
Neyse biz yine meteorolojik açıdan bakarsak, gerçekten de ne sonbahar ne de yaz gibi davranan geçiş aylarını sevmiyorum. Ekim ayının da bir kısmı buna dahil, ki Ekim ayında doğmama rağmen. Neyse ki 17 Ekim. Biraz daha sonbaharın varlığını hissettirdiği zamanlar.. Ben mevsimlerin alabildiğine o mevsimin özelliklerini hissedebildiğimiz aylarını severim. Mesela Kasım ayı. Gözümde canlandırdığı şey, Yedigöller, Abant, Atatürk Arberotumu gibi yerlerdeki rengarenk yere dökülmüş yaprak manzaraları. Bir sabah kalktığınızda buz gibi soğuk hava ve rüzgarı içine çektiğiniz, havanın belki de az sonra patlayacak olma ihtimali ile simsiyah bulutlarla kaplı olması. Aslında belki de karamsar insanların seveceği hava koşulları ama bize de boşuna hava delisi denmiyor. Biz rüzgar, fırtına, kuvvetli yağıştan zevk alırken, elbette çoğu insanın çilesi oluyor bu durum.
Aralık ayı da aslında yine geçiş mevsimi aylarından ve Eylül'ün ne yaz gibi ne sonbahar gibi davranmasına benzer. Ne sonbahar gibi, ne kış gibi... Alabildiğine soğuk ve kar ihtimalini hissettiğimiz ocak, şubat ayları gibi değil mesela. Gerçi son yıllarda artık Aralık ayında şöyle bir kar yapıp, kışın kalanına bay bay dediğimiz yıllar da oldu elbette.
Erken gelen kış, çabuk gider tartışmaları lütfen bu kış da yaşanmasın forumda. Bıktım artık. Gerçi önceliğimiz, ayvaların bol olması, palamutun ne kadar olacağı, bunlara bağlı olarak kışın sert geçme ihtimalleri, mevsimlik kış tahminlerine ait veri
ve emareleri değerlendirmek olacak önümüzdeki günlerde. Bir de Atlantik'teki kasırgalar (Mesela bugün, yarın Florida'da etkili olması beklenen #Dorian kasırgası) ve Pasifik'teki tayfun ihtimalleri ve Ahmet'in de dile getirdiği, bunların çok olan taraftaki döngüye istinaden atmosferdeki basınç konumlarını etkilemesi ve kış aylarındaki atmosferdeki ısrar hadisesi. Nao negatif mi olacak pozitif mi, Avrasya kar örtüsü, şu, bu. Haa bir de bu kış 2012'ye mi benzer, 2004'e mi, 2007'ye mi tartışmaları. Yahu her kışın dinamikleri farklı. Hiçbir kış birbirine benzemez. Bi bitmediniz a...
Şubat'ın da 15'inden sonra kış bitiyor diye hüzün kaplar içimi. Aldık, aldık en fazla bir sistem daha diye hayıflandığımız zamanlar işte o zamanlar... Ne de olsa 87 gibi bir mart başını, bir daha hayatımız boyunca yaşamamız imkansıza yakın. Hele ki, küresel sıcaklık ortalamalarında bu kadar artış yaşanıyorken. Küresel ısınmanın bizim gibi hava delilerine tek artısı, artık ani ve extrem gelişen hava koşullarının daha fazla yaşanması. Bi yere bi gecede 1 metre yığma yapan kar gibi, sel götüren kırmızı kütlleli konvektif yağışlar gibi..
Neyse biraz duygusal bir yazı da oldu, pazar gününe de istinaden biraz. Eskiden internet yokken, pazar günleri gazete eklerini okumamız tadında
Velhasılı kelam, Eylül ayının ilk 10-15 günü, Ümit'in de dediği gibi havada çok aşırı bir atraksiyon görünmüyor.İşte artık son yıllardaki Eylül aylarına benzer, durgun, sıkıcı havalar. Tek özelliği zaman zaman fırtına şeklini alacak rüzgar. Neyse ki İstanbul'un doğal kliması poyraz var. Yoksa hepten boğuluruz, şu bir türlü geçmek bilmeyen yaz aylarında. Yağmur ihtimalinden bahsedecek olursak, tabii şöyle sular sellerin götürdüğü eski Eylül aylarını artık beklemek hayal ama işte yağdı mı yağdı diyebileceğimiz günlerin ihtimalinin fazla olduğu zaman dilimi, önümüzdeki hafta 6-7'si, yani cuma - cumartesi bu ihtimal var. Bir de ayın 10-11'i gibi bi serinleme ve yağış ihtimali var. Ancak her an hava vazgeçip, yine yaz gibi davranabilir de. İstanbul'un, hele de sonbaharda havasına güven olmaz, bir de kızlarına
Valla sizi bilmem ama ben karı çok özledim be!.. Kar'ı yalnız. Yanlış anlaşılmasın deyip, 14'lük ergen esprisi tadında yazımı sonlandırayım
Bu gönderiye 16 ifade bırakıldı.
Hepsini görüntüle
4
11
1